DALAKÇI GENÇLİK

YELATAN

23.04.11

Anasayfa
Yukarı
Selam Nazım
YELATAN

 

 

Köyümüz Dalakçı Gazetesi yazarlarından makaleler

Alim Tosun

Emekli öğretmen

DALAKÇI’LI YELATAN

 

          Koskoca dokuz yılımın geçtiği köyüm. Ancak zaman zaman gittiğim tarlasında, harmanında,bağında ter döktüğüm köyüm.Tozlu yollarında yoldaşlarımla koşturduğum,ağladığımda toza bulanmış gözlerimi elimin tersiyle sildiğim köyüm. Çiğdemlik’te ciğdem kazma yüzünden komşu köy Gümüşkümbet çocuklarıyla  sapan taşı savaşı yaptığım köyüm.

          “Eeoov nörüyon ?”dediğimizde karşı tarafla birlikte gözlerimizin ferlerinin nasıl ışıldadığını unutamadığım köyüm,Dalakçım.

          Mayamızda Dalakçı var,gönül tellerimiz Dalakçıyla titriyor.O nedenle sevgisi eksilmiyor,üstelik daha da artıyor.Köyümün  unutamadığım güzel insanları,şimdilerde birçoğu hakbaki oldu. Ama yarenlikleri,fıkraları,esprileri insanlarımız arasında  capcanlı yaşıyor.Yaşayacak da.

          Bağları , bostanları, harmanları,yeşil yeşil gülen Atkuyusu, Adabağ’ın  kehribar sarısı üzümleri, bahçelerin burcu burcu kokan elma ve zerdalisi.Yeme,kokla yeter.

          Tüller arkasında kalan yıllar öncesine anılarıma bir kez daha dönüyorum. İçim kıpır kıpır  Çıplak sırtına atladığımda rüzgar olup uçan,beni de sırtında düşürmeden uçuran güzel atım benim,can yoldaşım Yelatanım.

                                    

Topraklar Dalakçı toprakları

Issız yollar,uçsuz bucaksız

rla Alim’in atı

Yelatan

Ayakları sekili at

Yukarı harmanı tut

rla,

Haydi fırla

Yutalım yolları

 

          Arkadaşım,sevgilim. Beni hiç  üzmedi, incitmedi. İstediğim yere beni yel gibi taşıdı. Adını Yelatan koymuştum. Yelatanla dünyalar benim oluyordu.Tarlaya, harmana, bağa, bostana azığı onunla götürüyordum.Öteki atları otlatmaya  onun  sırtında gidiyordum.Atları otlatırken  onun  daha iyi doymasını istiyordum.Çünkü o benim atımdı.Atımı kimseyle paylaşmak istemiyordum.Herkesten kıskanıyordum onu

.

Dokuz yaşında titrer yürek

Uçuyor atım

Toz direk direk

Dalakçı yolları toynaklar altında

rla Alim’in atı

Yelatan

Ayakları sekili at

Çöl yazıyı tut

rla

Haydi durma

Gecelim Kızılkuyu burnunu

Kimse, hiç kimse yok

Karşıda

 

          Günlerim böyle güzelliklerle dolu geçerken beni derinden sarsan bir haber aldım. Ailemle birlikte Ankara’ya taşınmamıza karar verilmişti.Babam Ankara’da iş bulmuştu. Artık Ankara’da yaşayacaktık. Sevineyim mi üzüleyim mi  karar veremiyordum. . Gerçi karar verme yetkisi bana ait değildi. Aile meclisinin verdiği karar geçerliydi. ,elektrik lambasını, asfalt yolu,çeşit çeşit otomobilleri,treni ilk kez görecektim. Bu da  bana heyecan veriyordu .Bir yandan da Dalakçı’mdan ayrılmak istemiyordum.Okulum vardı,öğretmenim vardı,arkadaşlarım  vardı.Bunun da ötesinde Yelatanım vardı Evrenim hoştu, doğam hoştu,gönlüm hoştu.Hoş olmayan bana bir şey sorulmayışı idi. İşte bunun sonunda  bana danışılmadan köyümden ayrılıverdim. Daldan kopan kuru yaprağa dönmüştüm. Ailem Ankara’ya taşınmıştı   Beni de götürdüler.

          Ankara’ya götürüleceğimi  anlayınca  Yelatanın boynuna sarılarak hüngür hüngür lamaya başladım. Yelatanın bakışlarını hala unutamıyorum sanki beni anlamıştı,  o da bana ağlıyordu. Ne kadar duygulu bir hayvandı. Bakışlarıyla “Beni bırakıp da nereye gidiyorsun?” Diyordu. Ben de içimden,”gene geleceğim Yelatanım   seni unutabilir miyim”Diyordum. 

          Ancak gözden uzak olan gönülden de uzak olurmuş. Elimden olmadan o sevgi, o muhabbet küllendi. Ayrılık her şeyin sonu oldu. Yelatanı dedem at tüccarlarına satmış. Duyunca dünyam yıkıldı. Hala sevgisi içimde gizliymiş.Bir hoş oldum.Ben gene köye gidecektim.Yelatanıma sarılıp onun sırtında gene uçacaktık.  Kısmet olmadı.

 

Çetin değildir

Tokdemir gediği

Ölüm benim bineğimdeyse

rla  Alim’in atı

Yelatan

Ayakları sekili at

İşte tüm yollat senin

 

          O yollardan biri de ölüm olsa gerek. Şimdilerde toprak olmuştur Yelatanım. Acep yavruları var mı ki?

          Hiç  olmazsa onları bir görebilsem. Hiç olmazsa. Heyhat. Nerde o  günler .Her şey değişti.                                                                                                                                               

 

Alim TOSUN

Anasayfa

Stand: 22.04.11